Ticari şirketler normal bir şahsa göre daha çok hukuki ilişkiye girer ve bir çok sözleşmenin tarafı olurlar, hukuki ilişki ve sözleşmelerin fazla olması, davaların ve icra takiplerinin artmasını sağlar, şirketlerin kurulmasından işleyişine ve hatta tasfiyesine kadar bütün işlemler kanunlarca belirlenmiş olduğundan şirketlerin hem işleyiş açısından hem de dava ve icra takipleri açısından alanında uzman bir hukukçudan danışmanlık alması gerekmektedir.
Kanunumuz bütün ticari şirketlerin hukuki danışmanlık almasını zorunlu kılmamış ancak Avukatlık Kanununa 2008 Yılında getirilen düzenleme ile ''Türk Ticaret Kanununun 272' nci maddesinde ön görülen esas sermaye miktarının beş katı veya daha fazla esas sermayesi bulunan anonim şirketler ile üye sayısı yüz veya daha fazla olan yapı kooperatifleri sözleşmeli bir avukat bulundurmak zorundadır. Bu fıkra hükmüne aykırı davranan kuruluşlara Cumhuriyet savcısı tarafından sözleşmeli avukat tayin etmedikleri her ay için, sanayi sektöründe çalışan onaltı yaşından büyük işçiler için suç tarihinde yürürlükte bulunan, asgarî ücretin iki aylık brüt tutarı kadar idarî para cezası verilir.'' hükmü getirilmiştir.
Türk Ticaret Kanunu 2011 Yılında değiştiğinden Avukatlık Kanununda belirtilen 272.Madde yeni düzenlemeye göre 332.Maddeye karşılık gelmektedir.
Ticaret Kanunun 332.Maddesi Anonim Şirketlerin kurulabilmeleri için en az sermaye miktarını düzenlediğinden sözleşmeli avukat bulundurma zorunluluğu da bu sermaye miktarları gözetilerek düzenlenmiştir. Kanuna göre Anonim şirketler en az 50.000,00 TL sermaye ile kurulabileceğinden bu tutarın beş katı(250.000,00 TL) ve daha fazla sermayeye sahip Anonim şirketlerin sözleşmeli avukat bulundurması zorunludur.
Kanunun bu düzenlemesi ticari şirketlere ek bir külfet olarak görünse bile aslında şirketleri ve ticari hayatı korumaktadır. Ehil olmayan şirket yetkilileri tarafından düzenlenen ticari şirketi korumayan, riskler içeren bir sözleşmeden kaynaklanan sonuçlar şirketleri borç batağına sürükleyerek tasfiyelerine sebep olmaktadır.
Yine her biri ayrı ayrı uzmanlık gerektiren ve ayrı usul kanunlarına tabi olan Hukuk, Ceza ve İdari davaların takip edilmemesi veya hatalı takip edilmesi, şirketlerin alacaklarına kavuşmasını engellemekte ve büyük hak kayıplarına sebep olmaktadır.Bu sebeple kanunen zorunlu olmasa da bütün ticari şirketlerin hukuki danışmanı olmalıdır.
Hukuk Büromuz Ticari Şirket ve Kooperatiflere aktif olarak Hukuki Danışmanlık hizmeti vermekte şirketinizin aldığı riskleri azaltmakta ve hukuki ilişkilerinizi güvence altına almaktadır.
Avukata danışınız.
Yorumlar